Proteinlerin Sindirimi Nasıl Olur?

Proteinler, vücut tarafından hücre onarımı ve yapımı için kullanıldığından, protein sindiriminin ve emiliminin nasıl işlediğini anlamak çok önemlidir. Proteinler, enzimlerin ve nörotransmitterlerin yanı sıra DNA ve RNA'nın oluşturulması için de kullanılır. Bu esaslı makro besinin vücut için önemi yadsınamaz. Protein sindirimi iki farklı evrede gerçekleşir:

Midede ve ince bağırsakta.
Bu sindirim aşamalarının her ikisinin temelinde de, proteinazlar ve proteazlar olarak adlandırılan birkaç enzim çeşidi vardır.

Proteinlerin Sindirimi Nerede Başlar Nerede Biter


Proteinlerin sindirimi midede başlar ve ince bağırsakta sonlanır.
Mideden salgılanan maddeler olan HCl (hidroklorik asit) ve pepsinojen, protein sindiriminde çok önemli bir rol oynayan pepsin enzimini oluşturmak için etkileşime girerler. Proteinler enzimler tarafından parçalandığında gerçekleşen işleme hidroliz adı verilir.
Aşağıda listelenen faktörler, enzimlerin proteinleri parçalaması için gereken süreyi belirlemektedir:
* Enzimin yoğunluğu
* Parçalanacak proteinin miktarı
* Mide ve besin maddesinin asiditesi
* Yiyeceğin sıcaklığı
* Yiyeceklerin tüketildiği günün saati
* Antasitler veya sindirimi engelleyebilecek diğer maddeler

Proteinlerin Sindirimi Hakkında Bilinmesi Gerekenler Nelerdir?

Proteinlerin Sindirimi Kolay Mıdır?

Hidroklorik asit, proteinler arasındaki bağları koparmak için kullanılır. Daha sonra, proteinler, metabolizmada çok önemli rol oynayan moleküller olan amino asitlere parçalanırlar. Daha önce bahsettiğimiz gastrik bir enzim olan pepsin, hayvanlardaki bağ dokusunun temel bileşenlerinden biri ve aynı zamanda lifli bir protein olan kollajeni sindiren tek proteazdır.

Tripsin ve kimotripsin, pankreas tarafından salgılanan, protein ve yağların sindirimine dahil olan pankreatik proteaz enzimleridir. Protein sindirimi mideden sonra, ince bağırsağın ilk bölümünü temsil eden duodenumda kaldığı yerden devam eder. Tripsin, pepsine benzer olarak proteinleri amino asitlere ayrıştırmaya devam eder. Böylelikle hidroliz, ince bağırsakta da devam etmiş olur. Hidroliz, bir su molekülünün, iki amino asidin arasına yerleşmesi demektir. Bu da, amino asitlerin aralarındaki bağın kırılmasına neden olur. Amino asitler çok küçük boyutlara sahip oldukları için bağırsak duvarlarına nüfuz edebilirler. Bu noktadan sonra, kılcal damarlar olarak adlandırılan küçük damarlardan kan dolaşımına girerler. Amino asitler, kan dolaşımına girdikten sonra, hücre yapılarının nerede oluşturulması ya da onarılması gerektiğine bağlı olarak sıvı kan plazması ve kırmızı kan hücreleri tarafından çeşitli dokulara taşınırlar.

© Copyright 2024 by Fitbull.com®. Tüm Hakları Saklıdır.